One Kıss One Hundred Dollar ( Bir Öpücük Yüz Dolar)
This post has already been read 19055 times!
Merhaba değerli dostlar daha once sevgililer günü, sevebilme gücümüz- içimizdeki sonsuz Sevgi kaynağına dair bir kaç satırı sizlerle paylaşmıştırk. Ve yazının sonuna da yandaki resmi koymuştuk. Yazıdan çok resim okuyanların merakını çekmiş ve de resmin uçakta mı çekildiği? Bu resmin karesinin nasıl çekildiğine dair sorular soruldu, pekiyi şimdi hem bu soruya cevap verelim, birde cevaba bağlantılı olarak bir çoğunuza farklı şeyleri düşündürtebilen “ONE KISS – ONE HUNDRED DOLLAR (BİR ÖPÜCÜK YÜZ DOLAR)” ifadesine dair de bir paylaşımda bulunalım.
Resimde bir baba anne ve torun var. Babaanne Amerika da yaşayan oğlunu ve torunlarını ziyarete giden bir babaanne. Tabii uzun bir uçak yolculuğu, sonrasında pasaport kontrolden geçiş, bağajların alımı derken bir de oğluna ve de torunlarına, bu arada kimse gelini pek hesab katmıyor gibiJ kavuşmanın heyecanı ile babaannede tatlı bir yorgunluk var. Diğer taraftan Şikago havalanında annesi ile babaanneyi bekleyen o zaman iki yaşında şimdi beş yaşında torun Emre Collin Evran var, Emre’de bir kaç saat havaalanında beklediği için biraz huzursuz ve de havaalının içerinde annesini peşinde koşturarak yoruluyor. Nihayet babaanne havaalanından alınıyor, ilk sarılmalar, öpüşmeler ve Şikagodan yaklaşık yüz elli kilometre uzaklıkta başka bir eylaet olan Wisconsin’a doğru yola çıkıyorlar. Babaannedeki ve torundaki yorgunluk ve arabanın da hafif tatlı sarsınıtısı ikisini de uykuya yenik düşüyor, arabayı süren gelin hanım bakıyor arkadan hiç ses gelmiyor, merak edip dikiz aynasından bakarken, bir de ne görsün, babaanne ve torun tatlı bir uykunun kollarına kendilerini bırakmışlar. Gelin hanım arabayı sağa çekiyor ve yavaşça akıllı telefonundan bu kareyi fotoğraflayarak ilgili herkese mesaj ile gönderiyor. Bu arada annemin Amerika’ya yetiştiğini ve eve doğru yol aldığını bu mesaj ile de anlamış olduk. Evet bu fotoğrafın hikayesi, arka cephesi budur.
Şimdi gelelim “One Hundred-One Dollar, Bir Öpücük Yüz Dolar” nereden geldi? Sorusunun cevabına, son Amerika seyahatimde kardeşim, eşi, kardeşimin eşinin anne-babası ve yeğenlerimle vedalaşırken sıra en küçük yeğene resimdeki Emre’ye sıra geldi. Çoğunuz biliyorsunuzdur bizim kültürdeki gibi gel seni öpeyim yerine “give me kiss” bana bir öpücük ver diye ifade kullanılır, gerçektende size bir öpücük verirler, ikinci kez öptüğünüzde özellikle küçükler iyi de bir öpücük dedin neden iki yanaktanda öpüyorsun diye sorarlar, Amerika’daki yeğenlerin ilk sorguladığı kültürel davranış tarzından birisi de buydu, neden halam, amcam veya babaannem bizi iki yanağımızdan öpüyor diye. Biz vedalaşma da kalmıştık, tam sıra Emre’ye gelmişti, bana bir öpücük verip birde sarılabilir miyim diye sorduğumda, velet demez mi hala “one kiss one hundred dollar” bir öpücük yüz dolar, kim korkar yüz dolardan deyip evet bir öpücüğe karşılık yuz dolar ödendi ama harika da bir anı oldu, demek ki bizim velet de bizim onu kadar sevdiğimizi mi? test etti. Veya kafasından ne geçti bilemeyiz. Sevginin, sevmenin ve sevebilmenin, her zaman maddi olmazsa da bir bedeli var. veya Sevgi emek, enerji, çaba ister, işte bu enerji bazan bir yüz dolarJ bazan tek bir gül, bazan kucak dolusu sarılmadır, bazan hasretle beklenen yoldur.
Sizdeki sevgilerin bedeli maddi ve manevi çok ağır olmaması benim yeğenin talebi gibi masum olması dileğiyle.
Her gününüz sevgiller günü heyecanında geçsin ve sevgiye dair tatlı anılarınızla dolu olsun
Sevgiyle, sevdiğinizle, sevginin keşfinde olsun.
Sevgiler, selamlar ve saygılar
Aysel EVRAN
